13 Temmuz 2023 Perşembe
Çağımızın yeni trendi; riyakârlık. Hatta ekmek gibi su gibi vazgeçilmezi bazı hayatların. Dürüstlük, açık sözlülük, şeffaflık giderek uzaklaşan küçük tatlı ütopyalar haline geliyor gün geçtikçe. Çoğunlukla konfor alanını bozmamak yahut çıkarlarına ters düşen durumları çevirmek veya engellemek için kullanın kısa yollar içinse her zaman çok “geçerli” nedenler mevcut oluyor tabi.
Öyle ki artık gözler, yalan söylemeyi, eskilerin deyimiyle ali cengiz oyunları oynamayı, bir beden de farklı kişilikler taşımayı, kabalık etmeyi olağan bir hal varsayıp, savunanları bile görür oldu. Hoş kabalık ve saygısızlık baya uzun bir süredir revaçta zaten ya neyse…
Amiyane bir tabirle, hemen herkes işine geldiği gibi artık. Bu gün kara denilen şeye yarın bir gün senaryo değiştiğinde hiç denmemişçesine ak denebiliyor. Yani doğrular ve gerçekler insanların denklemin hangi köşesinde durduğuna göre şekilleniyor.
Toplumsal yozlaşma mı demek lazım buna yoksa çağın getirisi olarak devir bunların devri mi orası muamma tabi. Sanırım bu noktada da karar, durumun kişiyi ne kadar etkilediğiyle doğru orantılı veriliyor. Bize de bu erdemli değer yargılarıyla, yalan rüzgârını izlediğimiz değil de yaşadığımız bir zamanda böyle nereye kadar gidilir izlemek düşüyor.