Ne zaman arabulucuya başvurulur? Arabuluculuğun avantajları nelerdir?
Arabulucuya hukuki bir sorunu olan dava açmak isteyen taraf istediği zaman başvurabileceğini söyleyen Soyyiğit, “Arabuluculuğa başvurmayı ihtiyari ve zorunlu olmak üzere ikiye ayırıyoruz. 2017 yılı Ekim ayında İş hukukuna ilişkin mevzuatlarda yapılan değişiklikle işçi ve işveren arasındaki, iş kazaları ve meslek hastalıkları hariç, tazminat, işe iade ve ücret alacaklarından kaynaklanan 01.01.2018 tarihinden sonra açılacak davalarda Arabuluculuk sistemine başvurma zorunluluğu getirilmiştir. Yani Arabuluculuk sistemine başvurmayan kişi mahkemeye doğrudan dava açamayacaktır. Dava şartı yokluğundan açtığı dava da reddedilecektir. Dava açmak isteyen kişi öncelikle adliyedeler bulunan Arabuluculuk bürosuna başvuracaktır.Büro tarafından bir Arabulucu atanacaktır. Arabulucu tarafları toplantıya davet edecek ve süreci başlatacaktır. Bu zorunlu süreç 3 haftada tamamlanması gerekmektedir. Zorunlu durumlarda 1 hafta daha uzatılabilinir. Taraflardan biri sürece gelmezse dava açıldığında haklı çıksa dahi bir Avukatla temsil edilse de lehine Avukatlık ücreti ve yargılama gideri yükletilmeyecektir.
İş davaları haricindeki Arabuluculuk faaliyetine giren tüm uyuşmazlıklarda süreç ihtiyaridir. Yani her hangi bir başvurma zorunluluğu yoktur.Bu durumda Arabulucu olarak bize başvurulduğunda biz karşı tarafa davetiye yolluyoruz. Davetiyenin tebliğinden itibaren 1 ay içerisinde karşı taraf cevap vermezse veya olumsuz cevap verirse süreci sonlandırıyoruz. Olumlu bir dönüş olursa da süreç devam olunuyor.
Süreç sonunda taraflar anlaşırsa arabulucu olarak anlaşma metni hazırlıyoruz. Toplantıda tarafların kendileri ve Avukatları hazırsa ve anlaşma metnini hepsi imzalarsa bu anlaşma metni İlam Niteliğinde Belgedir. Eğer tarafların hepsi Avukatla temsil edilmiyorsa taraflardan biri Sulh Hukuk Mahkemesine başvurarak İcra Edilebilirlik şerhi alabilir.Bu durumda da bu anlaşma metni İlam Niteliğinde Belge niteliğindedir. Yani tarafların dava neticesinde 3-4 yılda alabileceği İlamı birkaç saatlik mesai ve emek ile alabiliyor. Ayrıca arabuluculuk süreci ile anlaşılan bir konuda taraflar bir daha dava açamayacaktır” şeklinde konuştu.
Soyyiğit konuyla ilgili olarak ayrıca şu bilgileri verdi:
Anlaşma sonrası taraflardan biri anlaşmaya uymazsa nasıl bir süreç izlenir?
“Arabuluculuk süreci sonunda taraflar anlaştıktan sonra taraflardan biri anlaşmaya uymazsa ilam niteliği taşıyan anlaşma belgesini ilamlı icra yoluyla talep edecektir.
Arabuluculuğun maliyeti nedir?
Zorunlu Arabuluculukta taraflar anlaşırsa anlaştıkları miktar üzerinden Arabulucu Adalet Bakanlığı tarafından belirlen tarife üzerinden Arabuluculuk Ücreti alır.Ancak bu tarifede asgari ücret belirlenirken dava açılması halinde dava sonunda karşı tarafa ödenebilecek vekalet ücretinin yarısı baz alınmıştır.Örneğin 10.000,00 TL lik bir anlaşma olursa arabulucu 600,00 TL arabuluculuk ücreti hak kazanır. Aksine bir anlaşma yoksa taraflar bu ücreti eşit şekilde öder.Zorunlu arabuluculukta taraflar anlaşamamışsa arabulucunun ücretini Adalet bakanlığı ödüyor.Yani taraflardan herhangi bir bedel çıkmamaktadır.
İhtiyari Arabuluculukta ise taraflar sürece başlayıp olumlu veya olumsuz süreci bitirmişse tarifeye göre Arabuluculuk ücretini ödemekle yükümlüdür. “
Arabuluculuk sisteminin Türkiye'deki durumu nedir?
Arabuluculuk sisteminin 2012 yılı Haziran ayında mevzuatımıza girdiğini kaydeden Soyyiğit, “Bu tarihten itibaren de hızlı bir şekilde gelişmektedir. Bu gelişme de Arabuluculuk Daire Başkanı Hakan Özatar’ın ve ekibinin şahsi gayretleri çok üst seviyededir. İnsanımız bu sistemi tanıyıp faydalarını gördüğünde bu sistem çok daha hızlı bir şekilde gelişecektir. Ancak hala insanlarımız sisteme şüpheli bakmaktadır. Şuan zorunlu arabuluculuk kapsamında olan iş davaların da 50-60 oranında azalma mevcuttur.Bu sisteme bir takım kurum ve büyük şirketlerde dahil olduğunda sistem daha iyi hale gelecektir. Şuandaki sorun büyük şirketlerin iş ve işçi uyuşmazlıklarındaki anlaşmama yönündeki iradeleridir. Yaptığımız faaliyetlerde görmekteyiz ki küçük esnaf ve işletmeler anlaşmaya daha yakın durumdalar. Ancak büyük şirketler (Bankalar, Hotel grupları vs) dava neticesinde haksız çıkacaklarını bilmelerine rağmen anlaşamamak üzere masaya oturmaktadır.Maalesef mantıkları da “biz bu işçiye taviz verirsek diğerlerine örnek teşkil eder” .
Şuan belli miktara kadar olan ticari uyuşmazlıklara da zorunlu arabuluculuk sistemi getirme çalışmaları vardır.Bu süreçte bir çok uyuşmazlık çözümü içinde Arabuluculuğu zorunlu hale getireceklerdir” diye konuştu.
Arb. Av. Abbas Soner Soyyiğit, Arb. Av. Mustafa Taşbaş, Arb. Av. Özkan Özkoç, Arb. Av. Zümral Türker Akıncı ve Arb. Av. Can Ercan’dan oluşan, arabuluculuk sistemine inanan beş kişi Aspendos Arabuluculuk Merkezi’nde bir araya gelerek bu süreci profesyonelce yürütmek için 7 aydır arabuluculuk faaliyetlerine devam ediyor.
FATOŞ UĞURLUEL ÖZEL HABER